GÜZELLİK

Güzelliğin sırrı ağaçların suyunda

Düzce’de radyo frekans yöntemi ve vakumlama tekniğiyle elde edilen kayın, ceviz, sapelli, meşe ve iroko ağaçlarının suyu,kozmetik ve tarım sektöründe kullanılıyor. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Naturel Ürünler Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Tavus, yüksek frekans yolu ve vakumlama yöntemi sayesinde ağaçların öz sularının kereste kurutma fırınında çekildiğini ve depolanan ağaç sularının ham madde olarak kullanıldığını söyledi.

Ağaç suyundan elde edilen ürünlerin hem cildi yenileyici hem de tedavi edici özelliği olduğunu belirten Tavus, Erzurum ve Sakarya Üniversitelerinde yapılan araştırmaya göre ağaç sularının mineral ve polifenol bakımdan çok zengin olduğunu kaydetti. Tavus, ‘Kayın, ceviz, sapelli, meşe ve iroko ağaçlarından elde ettiğimiz ürünümüz kozmetik alanında ana ham madde, zirai alanda gübre ve ürün geliştirici olarak kullanılacak. Ayrıca, İzmir İleri Teknolojiler Enstitüsü’nde yara tedavisinde kullanılması için çalışmalar devam ediyor. Bu ham madde tamamen doğal ve bugüne kadar kullanılmamış. Şu anda saç bakım seti ve şampuan, güneş kremi, siyah maske ve yüz temizleme losyonunu gibi ürünleri kendi bünyemizdeki çalışmalarımızla piyasaya sürdük’ dedi.

Tavus, ‘Günümüzde insanlar çok fazla sentetik malzeme kullanıyor. Her tür şampuanda fazlasıyla kimyasal maddeler var. Dolayısıyla bunlar bizim doğal dengemizi bozuyor. Bizim buradaki formülümüzde her şey doğal. Sonradan ilave etmiş olduğumuz herhangi bir kimyasal yok. Tamamen doğal ve organik ürünler olduğundan dolayı insanların buna bakış açıları farklı. İnsan vücudunun nasıl yüzde 70’i suysa, ağaç gövdesinin de yüzde 60’ı su. Biz bunu değerlendirelim ve buradan bir şampuan elde edelim istedik. Kullanmış olduğumuz ham madde olmayan bir ürün. Şampuanın da şeklini değiştirelim ve onu da siyah yapalım dedik. Ortaya son derece doğal, organik ve içerisinde polifenol ve ham maddesi bizim ağacımızın suyu olan bir şampuan çıkarttık’ diye konuştu.

Tavus, saç bakım setinin içeriğinde doğal etken K-Fulvate ekstraktı ile birlikte kakao-çikolata polifenolleri ve soğuk pres bitkisel yağlar kullanıldığını belirterek, ‘Polifenoller her molekülde birden fazla fenol grubunun bulunduğu bileşiklerdir. Polifenoller genelde bitkilerde bulunur ve bitkilerin renklenmelerinden, örneğin sonbahardaki yaprak renklerinden sorumludurlar. Önemli oranda polifenol içeren bitkiler arasında kuş üzümü, böğürtlen, ahududu, çilek, baklagiller, yerba mate (paraguay çayı), yer fıstığı, yeşil çay, asitsiz zeytinyağı, kakao, erik, armut, kiraz, nar, üzüm, elma, portakal gibi meyveler ile brokoli, lahana, maydanoz, soğan gibi sebzeler sayılabilir. Arı sütü, bal ve polen ile her türlü hububat da alternatif polifenol kaynağıdır.

Kakao-çikolata polifenolleri ve K-Fulvate ekstraktı saç derisine 1 dakika içerisinde nüfus ederek kan dolaşımını artırmakta ve içeriğindeki minerallerin hızlı taşınması sayesinde saçı beslemeye başlamaktadır. Ayrıca saç büyüme hızını artırdığı, saçların hızlı uzamasını ve kalınlaşmasını sağladığı, saçların beyazlamasını ve keratin, proteinin oksidasyonunu önlediği tespit edilmiştir. Kakao ve çikolata polifenolleri ve K-Fulvate ekstraktı maddesinin içeriğinde bulunan minerallerinden çinko minerali sayesinde testosteron hormonunu çeviren 5-alfa-redüktaz enzimini inhibe ederek saç dökülmesi probleminin önüne geçmektedir. Ayrıca içerisinde bulunan 19 çeşit bitkisel yağ sayesinde saç derisinin beslenmesine, nemlenmesine ve saç derisi problemlerinin çözümüne yardımcıdır. Ayrıca yağ asitlerinden alfa linolenik asit ve linoleik asitte polifenoller ve çinko mineralinin sahip olduğu 5-alfa -redüktaz enzimini inhibe etme özelliğine sahiptirler. Halk arasında saç kıran hastalığı olarak bilinen rahatsızlık saç derisinde belli bir bölgede saç dökülmesine sebep olur. Polifenollerin sitokin hormonunu regüle etme özellikleri sayesinde bu rahatsızlığın önüne geçilir. Bununla birlikte K-Fulvate ekstraktı maddesinin saç derisinde görülebilen sedef, egzama, seboreik dermatit, pruritus, aknetik keratoz gibi rahatsızlıkları giderdikleri araştırmalarca kanıtlanmıştır’ dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir